PRK Lazer Ameliyatı İzmir - Doç. Dr. Berkay Akmaz

İzmir’de PRK lazer ameliyatı yapan göz doktorlarından biri olan Doç. Dr. Berkay Akmaz, görme problemleri için güvenilir ve etkili bir çözüm sunmaktadır. PRK (Photorefractive Keratectomy) lazer ameliyatı, miyopi, hipermetropi ve astigmatizma gibi görme bozukluklarını düzeltmek için uygulanan bir lazer tedavisidir.

PRK lazer ameliyatı, kornea yüzeyine uygulanan lazer ışınları ile yapılır. Bu işlemde, korneanın üst tabakası nazikçe alınarak lazerle kornea şekli düzeltilir. Böylece, gözdeki odaklanma problemi ortadan kalkar ve hastalar gözlük veya lens kullanımına veda ederler. PRK, özellikle ince korneası olan hastalar için ideal bir tedavi seçeneğidir.

Ameliyat sonrası süreç, genellikle birkaç gün süren bir iyileşme dönemi gerektirir. İlk günlerde hafif ağrı ve bulanık görme olabilir, ancak bu şikayetler zamanla geçer. Doç. Dr. Berkay Akmaz, tedavi sonrası hastalarını sürekli takip ederek iyileşme sürecini hızlandırır ve en iyi sonuçları elde etmelerini sağlar.

PRK lazer ameliyatı, kalıcı ve güvenli bir çözüm sunarak hastaların yaşam kalitesini artırır. Doç. Dr. Berkay Akmaz, İzmir’deki hastalarına bu tedavi ile net bir görüş sunarak daha özgür bir yaşam tarzı sağlar.

PRK Lazer Ameliyatı süreci, sonrası dikkat edilmesi gerekenler ve 2025 PRK Lazer Ameliyatı fiyatları hakkında bilgi almak için iletişime geçebilir ya da İzmir, Konak'taki kliniğimizi ziyaret edebilirsiniz.

Tanım	PRK, kornea yüzeyinin excimer lazerle yeniden şekillendirilmesi yoluyla miyop, hipermetrop ve astigmat gibi kırma kusurlarını düzeltmek için uygulanan bir lazer tedavisidir.
Kullanım Alanları	Miyop, hipermetrop ve astigmat tedavisi; özellikle kornea kalınlığı LASIK için yeterli olmayan hastalarda tercih edilir.
Çalışma Mekanizması	Kornea yüzeyindeki epitel tabakası tamamen çıkarılır ve alttaki korneal doku excimer lazer ile şekillendirilir. Bu, gözün kırılma kusurunu düzeltir ve görüşü netleştirir.
Avantajları	1. Kalıcı görme düzeltme sağlar 2. İnce korneaya sahip hastalar için uygundur 3. LASIK’e göre daha az invaziv ve flap (kornea kapağı) oluşturma gerektirmez
Dezavantajları	1. İlk günlerde daha fazla rahatsızlık ve iyileşme süresi uzun olabilir 2. Geçici bulanık görme ve ışığa hassasiyet görülebilir 3. İyileşme sürecinde dikkat gerektirir
Tedavi Süreci	PRK, göz damlası ile lokal anestezi altında yaklaşık 10-15 dakika süren bir işlemdir. Epitel tabakası çıkarıldıktan sonra excimer lazerle kornea şekillendirilir.
İyileşme Süreci	İlk birkaç gün gözde rahatsızlık hissi olabilir; görme netleşmesi 1-2 hafta sürebilir, tam iyileşme 3-6 ay içinde sağlanır. Göz damlası kullanımı ve güneşten korunma önemlidir.
Yan Etkiler	Kuru göz, ışık hassasiyeti, bulanık görme; nadiren kornea bulanıklığı (haze) ve enfeksiyon.
Alternatifler	1. LASIK (Lazerle in-situ keratomileusis) 2. LASEK (Lazer epitel keratomileusis) 3. Excimer lazer
Uygunluk Kriterleri	18 yaş ve üzerinde, stabil göz numarasına sahip, ince kornealı veya LASIK’e uygun olmayan hastalar için uygundur.
Bakım ve Takip	Ameliyat sonrası düzenli doktor kontrolleri, iyileşme sürecinde reçete edilen göz damlalarının kullanımı ve göz hijyenine dikkat edilmesi önemlidir.

Hakkımda

Doç. Dr. Berkay AKMAZ

İzmir'de PRK Lazer Ameliyatı yapan doktorlardan Doç. Dr. Berkay Akmaz, 1985 yılında İzmir’de doğdu. Babasının mesleği sebebi ile ilköğretim yıllarımı farklı illerde geçirdi. Eğitimine, 2003 yılında Gülhane Askeri Tıp Fakültesine başladı. 2010 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden Tıp doktoru ünvanı ile mezun oldu. Doç. Dr. Berkay Akmaz, 2010 yılında Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) neticesinde Türkiye 25. si olarak Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları ve Cerrahisi bölümünü kazanarak uzmanlık ihtisasına başladı. 2014 yılında uzmanlık eğitimini tamamladı.

Hakkımda

Sertifikalar

PRK Lazer Nedir?

PRK lazer cerrahisi özellikle ince korneaya sahip bireyler için uygun bir seçenek sunar. Bu yöntem LASIK’ta olduğu gibi bir kornea flebi oluşturmayı gerektirmediğinden fleple ilişkili komplikasyon riskini ortadan kaldırır. PRK korneanın yüzeyini yeniden şekillendirdiği için görme kusurlarını düzeltir ve korneanın en dış katmanı olan epiteli çıkarır.

PRK’nin iyileşme süresi LASIK’a göre daha uzun sürse de görme sonuçları benzer düzeyde olur. İyileşme sırasında epitelin tekrar yenilenmesi beklenir bu yüzden hasta geçici ağrı ve bulanıklık gibi belirtiler yaşayabilir. PRK uzun vadede kalıcı ve güvenilir görsel sonuçlar sağlaması ile bilinir.

PRK Lazer Nasıl Yapılır?

PRK lazer ameliyatında kornea yüzeyinden dokuların çıkarılması için eksimer lazer kullanılır. İlk olarak kornea epitel tabakası mekanik debridman alkol destekli yöntem veya transPRK gibi tekniklerle çıkarılır. Epitel çıkarıldığında stromal tabaka lazer uygulaması için açığa çıkar ve bu süreçte korneanın yapısal bütünlüğü korunur. Eksimer lazer 193 nm dalga boyunda ultraviyole ışık yayarak stromal dokuyu katmanlar halinde hassas bir şekilde ablasyon yapar.

Bu işlem fotoablasyon olarak adlandırılır çünkü doku molekülleri arasındaki bağları kırarak doku buharlaştırılır. Lazerin enerji yoğunluğu çevredeki dokulara termal hasarı önleyecek şekilde lokalize edilir. Bu yöntemle korneanın şekli ışığın retinaya daha doğru odaklanmasını sağlamak için değiştirilir ve kırma gücü ayarlanır.

İşlemden sonra epitel tabakası birkaç gün içinde yeniden oluşur. İyileşme süresince stromayı korumak için hastaya bandaj kontakt lens uygulanır. İlk günlerde hastalar geçici rahatsızlık bulanık görme ve ışığa duyarlılık hissedebilir. Kornea yüzeyi düzgünleştikçe görme kalitesi de iyileşir ve bu süreç birkaç hafta sürebilir.

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

*En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

PRK Lazer Ne Zaman Kullanılır?

PRK lazer ameliyatı çeşitli göz kırma kusurları ve hasta profilleri için uygun bir seçenektir. Özellikle kornea kalınlığı yetersiz olduğunda veya kornea flebi gerektiren LASIK’in uygulanamadığı durumlarda tercih edilir. Ayrıca kornea yapısının korunmasının önemli olduğu ya da daha önce göz ameliyatı geçirmiş kişilere önerilir.

PRK aşağıdaki durumlar için endikedir:

Miyopi: Düşükten orta dereceye kadar miyopisi olan (-8.0 diyoptriye kadar) hastalar için uygundur.
Hipermetropi: Düşük derecede hipermetropisi olan hastalarda etkilidir.
Astigmatizma: 3.0 diyoptriye kadar olan astigmatizma vakalarında tercih edilir.

Kornea yapısının bütünlüğünün korunması gerektiğinde PRK daha güvenli bir seçenek olarak öne çıkar. Özellikle ince kornealı hastalarda veya önceden kornea travması yaşamış kişilerde LASIK yerine tercih edilir. Sporcular veya askerler gibi travma riski yüksek meslek gruplarında da kornea flebi bulunmadığı için PRK tavsiye edilir ve flep komplikasyon riskini azaltır.

Ek olarak kuru göz sendromu veya oküler yüzey hastalıkları olan hastalar da PRK’dan fayda görebilir. PRK ameliyat sonrası kuru göz komplikasyonlarını azalttığı için LASIK’e kıyasla daha az risk taşır. Ayrıca hafif keratokonus gibi kornea yapısının önemli olduğu durumlarda da PRK önerilen bir seçenek olur. Gözlük veya lens ile düzeltilmeyen hafif yüksek dereceli aberasyonları olan hastalarda PRK daha iyi görsel kalite sağlama potansiyeline sahiptir.

PRK Lazer Kimler İçin Uygun Değildir?

Korneayı etkileyen bazı durumlar ve genel sağlık sorunları PRK için uygun olmayan adayları belirler. Bu durumlar dikkate alınarak hastanın göz sağlığı ve işlem sonrası iyileşme süreci güvence altına alınmalıdır. Öncelikle keratokonus gibi kornea incelmesiyle ilişkili hastalıklar PRK için risk oluşturur. Bu hastalıklar korneanın ilerleyici bir şekilde zayıflamasına neden olabilir ve postoperatif kornea ektazisi riskini artırır.

Ayrıca ciddi kuru göz semptomları olan bireyler PRK için ideal aday değildir. Bu durum korneanın iyileşmesini zorlaştırabilir ve rahatsızlık yaratabilir. Bazı otoimmün hastalıklar da iyileşme sürecini etkileyebilir ve PRK sonrası komplikasyon riskini artırabilir. Örneğin romatoid artrit veya lupus gibi durumlar vücudun doğal iyileşme süreçlerini bozar ve PRK’nın uzun vadeli sonuçlarını etkileyebilir.

PRK için kontrendikasyon oluşturan diğer durumlar şunlardır:

Kontrolsüz Diyabet: Kan şekeri seviyeleri PRK sonrası iyileşme sürecini yavaşlatabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
Gebelik ve Emzirme: Bu dönemlerdeki hormonal değişiklikler kornea kalınlığını etkileyebilir ve işlem sonuçlarını tahmin etmeyi zorlaştırır.
Aktif Göz Enfeksiyonları: Konjonktivit gibi enfeksiyonlar veya üveit gibi iltihaplanmalar kornea yüzeyinde hasar riskini artırır.
Anormal Kornea Anatomisi: Yüksek astigmat veya düzensiz kornea yapısı PRK ile uyumsuzdur ve beklenmeyen görsel sonuçlara yol açabilir.

Son olarak ameliyatın sonuçları hakkında gerçekçi olmayan beklentilere sahip olan kişiler PRK için uygun olmayabilir. Özellikle ameliyat sonrası geçici görsel değişimlere karşı hazırlıklı olmayan bireyler memnuniyetsizlik yaşayabilir.

Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

Whatsapp iletişime geç

PRK Lazer Nasıl Uygulanır?

PRK lazer ameliyatı sırasında her adım dikkatlice planlanır ve uygulanır. İlk olarak hastalar ameliyata hazırlanır ve işlem öncesi gerekli tüm talimatları alır. Kontakt lens kullanan hastaların lens türüne bağlı olarak ameliyat öncesi belirli bir süre lens takmaktan kaçınmaları önemlidir. Ayrıca işlem günü hastalar göz çevresinde makyaj parfüm veya yüz kremi gibi kalıntı bırakabilecek ürünler kullanmamalıdır.

Hazırlık aşamasının ardından gözün uyuşturulması sağlanır. Bu amaçla göze anestezik damlalar damlatılır böylece işlem boyunca rahatsızlık minimuma indirilir. Gözün kırpmasını engellemek amacıyla özel bir göz kapağı tutucu yerleştirilir.

PRK prosedüründe ilk adım olarak korneal epitelin çıkarılması gerçekleştirilir. Epiteli yumuşatmak ve gevşetmek için seyreltilmiş bir alkol solüsyonu uygulanır. Bu solüsyon epiteli gevşettikten sonra cerrah ince bir cerrahi aletle dikkatlice epiteli çıkarır. Böylece kornea yüzeyi açığa çıkarılarak lazer uygulamasına hazırlanmış olur.

Kornea yüzeyi açık hale getirildiğinde eksimer lazer ile kornea yeniden şekillendirilir. Bu aşamada lazer hastanın reçetesine göre kornea katmanlarını mikroskobik olarak yok eder. Lazer soğuk ultraviyole ışık yayar ve bu hastanın görüşünü düzeltmek için korneanın şeklini hassas bir şekilde değiştirmeyi sağlar.

Kornea lazer ile yeniden şekillendirildikten sonra göze yumuşak bir bandaj kontakt lens yerleştirilir. Bu bandaj lens koruyucu bir tabaka görevi görerek iyileşme sürecinde gözün rahatlamasını sağlar ve enfeksiyonu önler.

PRK Lazerin Yan Etkileri Nelerdir?

PRK lazer ameliyatının yan etkileri genellikle kısa süreli uzun süreli ve nadir komplikasyonlar olarak sınıflandırılır. Bu ameliyat sonrasında hastalar çeşitli geçici rahatsızlıklarla karşılaşabilir ancak çoğu zaman bu yan etkiler tedavi edilebilir niteliktedir. Aşağıda PRK ameliyatının neden olduğu yan etkiler ve komplikasyonlar detaylandırılmıştır:

Kısa Süreli Yan Etkiler:

Ağrı ve Rahatsızlık: PRK sonrasında kornea epitelinin yenilenme süreci nedeniyle hastalar birkaç gün süren ağrı ve rahatsızlık hisseder. Bu durum genellikle ağrı kesicilerle ve bandaj kontakt lenslerle hafifletilebilir.
Bulanık Görme ve Işığa Duyarlılık: İlk iyileşme sürecinde çoğu hasta bulanık görme ve ışığa karşı artan hassasiyet yaşar. Bu etkiler ameliyattan sonra birkaç gün veya hafta sürebilir.
Kuru Gözler: PRK lazer uygulaması nedeniyle sinirlerde geçici hasara yol açarak göz kuruluğuna neden olabilir. Bu kuruluk belirtileri genellikle haftalarca sürebilir ancak bazı hastalarda aylarca devam edebilir.

Uzun Süreli Komplikasyonlar:

Kornea Bulanıklığı: Yüksek miyopik düzeltme yapılan hastalarda korneada bulanıklık ortaya çıkabilir. Bu durum ilk iki ayda zirve yapabilir ve bir yıl içinde düzelebilir ancak bazı hastalarda kalıcı hale gelebilir.
Görsel Bozulmalar: Gece görüş sorunları ışıkların etrafında haleler parlamalar ve yıldız patlamaları şeklinde gözlemlenebilir. Bu durum genellikle düşük ışıkta fark edilir ve birkaç ay devam edebilir.
Düşük veya Aşırı Düzeltme: PRK ameliyatının hassasiyeti her zaman istenen sonuçları vermez. Bazı hastalar düşük veya aşırı düzeltme ile karşılaşabilir ve ek tedavi gereksinimi doğabilir.

Nadir Komplikasyonlar:

Kornea Ektazisi: Bu nadir komplikasyon korneanın incelmesi ve bombeleşmesi ile önemli görme bozukluklarına yol açabilir. PRK’da nadir görülse de riskli hastalar için endişe kaynağı olabilir.
Enfeksiyon ve İltihaplanma: PRK sonrası enfeksiyon oranı düşük olsa da ameliyat sonrası bakım doğru yapılmazsa enfeksiyon riski artabilir.
Düzensiz Astigmatizma ve Merkez Dışı Ablasyon: Bazen ablasyonun yanlış konumlanması sonucu düzensiz astigmatizma gelişebilir ve bu durum kalıcı hale gelebilir.

PRK Lazer Ne Kadar Başarılıdır?

PRK lazer ameliyatının başarı oranları oldukça yüksektir ve uzun vadeli etkileri tatmin edici bulunmuştur. Genellikle hastaların %95’inden fazlası ameliyat sonrası gözlük veya lens kullanmadan yaşamlarına devam edebilecekleri bir görme keskinliğine ulaşır. Özellikle kişilerin yaklaşık %90’ı 20/20 görme seviyesine ulaşarak tam bir netlik kazanır.

12 aylık bir incelemede: Düşük ve orta düzey miyopisi olan hastaların %92,5’i yüksek miyopisi olanların ise %79,3’ü 20/20 görme seviyesine erişmiştir.

Uzun vadeli takipler de PRK’nın istikrarlı bir prosedür olduğunu göstermektedir. 20 yıllık çalışmalar ufak düzeltme kayıpları yaşanabileceğini ancak çoğu hastanın kalıcı komplikasyonlar yaşamadan net görme sağladığını doğrulamaktadır. Güvenlik indeksi 1.0 olarak saptanmış ve bu PRK’nın güvenli ve uzun süreli sonuçlar sunduğunu göstermektedir.

PRK Lazere Nasıl Hazırlanılır?

PRK lazer ameliyatına hazırlanmak başarılı bir işlem ve etkili bir iyileşme süreci sağlamak için önemlidir. İlk olarak ameliyattan 24 saat önce kontakt lensleri çıkarmak gereklidir çünkü yumuşak lensler kornea şeklini geçici olarak değiştirebilir. Bu adım tedavinin doğruluğunu etkileyebilir.

Ayrıca ameliyattan önceki gün göz çevresinde makyaj losyon parfüm gibi ürünler kullanılmamalıdır. Bu ürünler enfeksiyon riskini artırabileceği gibi steril ortamı da bozabilir.

Diğer bir önemli adım ilaçların gözden geçirilmesidir. Hasta doktoruna kullandığı tüm ilaçları ve takviyeleri bildirmelidir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar gibi bazı ilaçlar ameliyat öncesinde kesilmek zorunda kalabilir.

Ameliyat günü için beslenme ve hidrasyon da önemlidir. Ameliyat günü hafif bir kahvaltı yapabilir ancak kafeinden kaçınmalıdır çünkü kafein göz kuruluğunu tetikleyebilir. Susuz kalmamak da iyileşme sürecine katkı sağlar.

Ameliyat gününe uygun şekilde hazırlanmak rahat kıyafet giymekle başlar. Ayrıca işlem sonrasında gözlerin hassas olacağı göz önünde bulundurulmalı ve eve dönüş için bir ulaşım ayarlanmalıdır çünkü ameliyattan hemen sonra araç kullanması mümkün olmayacaktır.

PRK Lazer Sonrası Bakım Nasıl Olmalı?

PRK lazer ameliyatı sonrası bakım hızlı iyileşme ve en iyi görsel sonuçların elde edilmesi için dikkat edilmesi gereken adımları içerir. İlk hafta özellikle önemlidir çünkü enfeksiyon riski yüksektir ve gözlerde hassasiyet devam eder. Bu süreçte bazı ilaçlar göz koruyucuları ve belirli aktivitelerden kaçınmak gerekebilir.

PRK Sonrası İlk Hafta:

Göz Koruması: Uyurken gözleri kazara ovalamamak için koruyucu plastik göz kalkanları kullanılmalıdır. Gündüz saatlerinde ise UV koruyucu güneş gözlükleri tercih edilmelidir.
İlaçlar: Reçeteli antibiyotik ve anti-inflamatuar göz damlaları enfeksiyonu önlemek ve iltihabı azaltmak için kullanılmalıdır. Ağrı kesici ilaçlar gerektiğinde alınabilir. Ayrıca göz kuruluğunu önlemek için koruyucu içermeyen yapay gözyaşları sıkça uygulanmalıdır.
Aktivite Kısıtlamaları: Gözleri su toz veya dumana maruz bırakabilecek aktivitelerden uzak durulmalıdır. Özellikle yüzme ve jakuzi gibi su teması olan ortamlardan kaçınılmalıdır. Ayrıca göz yorgunluğunu önlemek için ekran süresi azaltılmalı ve yoğun odaklanma gerektiren işlerden uzak durulmalıdır.

İlk ay boyunca gözler uyum sağlamaya devam eder ve görme keskinliği zamanla stabilize olur. Bu dönemde dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar vardır.

1 ila 4. Haftalar:

Bant Kontakt Lens: Genellikle ilk haftadan sonra çıkarılan bant kontakt lens kornea iyileşmesini destekler.
İlaç Ayarlamaları: Steroid göz damlaları kornea bulanıklığını azaltmak için belirli bir plan dahilinde kullanılmalıdır. İyileşme süreci takip randevularında değerlendirilir ve gerekirse ilaçlar yeniden düzenlenir.
Fiziksel Zorlanmadan Kaçınma: Göz içi basıncını artırabilecek ağır kaldırma ve yorucu sporlar bir süreliğine sınırlandırılmalıdır. Hafif aktiviteler genellikle ay sonunda doktor onayı ile yapılabilir.

2 ila 6. Aylar:

Görme Gelişimi: Çoğu hasta bu dönemde görme netliğinde gelişme gözlemler. Düzenli kontroller ile iyileşme süreci değerlendirilir.
Güneş Koruması: Dış ortamlarda UV koruyucu güneş gözlükleri takmaya devam edilmelidir. Gözleri tahriş edebilecek ortamlardan kaçınılmalıdır.
Steroid Azaltma: Steroid damlalar iyileşmeye bağlı olarak kademeli şekilde azaltılır.

Altı ay sonunda ise görme stabilizasyonu sağlanır ve düzenli göz muayeneleri ile ilerleyen dönemlerde olası sorunların tespiti mümkün olur.

PRK Lazere Karşı Direnç Nasıl Gelişir?

PRK lazer tedavisine karşı gelişen direnç mekanizmaları korneanın iyileşme sürecini ve nihai görsel sonuçları etkileyen çeşitli faktörleri içerir. İlk olarak kornea bulanıklığı oluşumu bu direnç mekanizmalarının en önde gelenidir. Bu durum aşırı miyofibroblast aktivitesi ve anormal hücre dışı matris birikimi ile ilişkilidir bu nedenle net görüşü engelleyebilir. Bulanıklık oluşumu işlem sırasında bazal membranın ve alttaki stromanın bozulmasına karşı bir yanıt olarak gelişir.

Ayrıca gecikmiş epitel rejenerasyonu da önemli bir direnç faktörüdür. PRK prosedürü epitel tabakasını kaldırdığı için iyileşme süresi uzayabilir. Epitel ve bazal membran arasındaki hemidesmozom bağlantılarının azalması epitel proliferasyonunu sınırlayabilir böylece iyileşme gecikebilir. Yetersiz nörotrofik faktörler örneğin sinir büyüme faktörü eksikliği epitel onarımını yavaşlatabilir. Bu gecikmeler sürekli enflamatuar sitokin salınımı ve hücre dışı matris birikimi nedeniyle fibrozu teşvik eder böylece bulanıklık olasılığını artırır.

Üstelik enflamatuar yanıt ve stromal yeniden modelleme süreçleri de direnç gelişiminde kritik bir rol oynar. PRK sonrası stromadaki keratositler aktive olur bu nedenle miyofibroblastlara dönüşerek skar dokusu oluşumuna katkıda bulunurlar. Bu süreç enflamasyon devam ederse artar ve stromal opaklığa yol açar. Artan kolajen çapraz bağlanması görsel netliği etkileyen fibrotik doku oluşumuna neden olabilir.

Direnç mekanizmalarına katkıda bulunan faktörler şunlardır:

Kornea bulanıklığı riskini artıran etkenler:

Yüksek miyopi dereceleri
Derin ablasyon seviyeleri
İşlem sonrası UV-B ışığına maruz kalma

Gecikmiş epitel iyileşmesini etkileyen faktörler:

Azalmış hemidesmozom bağlantıları
Yetersiz nörotrofik faktörler
Sürekli inflamatuar sitokin salınımı

Enflamatuar yanıtı artıran etkenler:

Uzun iyileşme süresi
Yetersiz anti-enflamatuar tedavi
Mekanik travma ve hasar

Son olarak mekanik faktörler ve tedavi teknikleri de direnç gelişimini etkileyebilir. Örneğin alkol destekli PRK yöntemleri hasarlı epitel hücrelerinin kalmasına neden olabilir bu yüzden iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Geleneksel PRK’da kullanılan mekanik debridman düzensiz stromal maruziyet nedeniyle daha fazla travmaya ve işlem sonrası bulanıklık riskinin artmasına yol açabilir.

Modern teknikler ve tedavi yaklaşımları bu direnç mekanizmalarını en aza indirmeyi amaçlar. Örneğin yüksek frekanslı ve düşük enerji seviyeli lazerler kullanılarak termal doku hasarı azaltılabilir böylece iyileşme süreci hızlandırılabilir. Ayrıca mitomisin-C ve topikal kortikosteroidler gibi ilaçlar kullanılarak enflamatuar yanıt kontrol altına alınabilir. UV engelleyici güneş gözlüklerinin kullanımı işlem sonrası UV ışınlarına maruziyeti azaltarak bulanıklık riskini düşürebilir.

Türkiye’nin En İyi PRK Lazer Ameliyatı Yapılan Ülkelerden Biri Olma Nedenleri

Deneyimli göz doktorları: Refraktif cerrahi alanında uzman, binlerce vaka deneyimi olan hekimler bulunur.
Son teknoloji cihazlar: SMILE, iLASIK, PRK gibi gelişmiş lazer sistemleri yaygın olarak kullanılır.
Uygun maliyet: Avrupa ve ABD’ye göre %60-70 daha uygun fiyatlarla işlem yapılır.
Kısa bekleme süresi: Muayene ve ameliyat süreçleri hızlı ve planlı ilerler.
Uluslararası hasta kabulü: Sağlık turizmi kapsamında yabancı hastalara özel hizmetler sunulur.
Yüksek başarı oranı: Gözlük ve lens ihtiyacını ortadan kaldıran kalıcı çözümler sunulur.
Tatil + tedavi imkânı: İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde hem lazer ameliyatı hem şehir turizmi bir arada yapılabilir.
Güvenilir hasta yorumları: Sosyal medya ve forumlarda paylaşılan olumlu hasta deneyimleri tercihleri artırır.

İzmir'de PRK Lazer Ameliyatı Yapan Doktorlar ve Hastaneler

PRK Lazer Ameliyatı İzmir'de göz doktorları tarafından uygun alt yapıya sahip devlet veya özel hastanelerde yapılır.

Ortalama PRK Lazer Ameliyatı Fiyatları Ne Kadar ?

Ortalama PRK Lazer Ameliyatı fiyatları için lütfen bizimle iletişime geçin.

PRK Lazer Ameliyatı Yaptıranların Yorumları

Doç. Dr. Berkay Akmaz'ın hasta yorumları için Google Maps veya Doktortakvimi'ne göz atabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular

PRK lazer işlemi kimlere önerilir?

PRK lazer tedavisi, 18 yaşını doldurmuş, göz numarası en az bir yıl boyunca stabil kalan, kuru göz, glokom veya keratokonus gibi göz hastalıkları bulunmayan, genel sağlık durumu iyi olan ve otoimmün hastalıkları ya da kontrolsüz diyabeti olmayan bireyler için uygundur. PRK, korneası ince olan ve LASIK için uygun olmayan kişiler ile göz yaralanması riski yüksek olan, örneğin temas sporlarıyla uğraşan veya askerlik gibi mesleklerde çalışan bireyler için ideal bir seçenek olabilir. Adayların tedavi sonuçlarıyla ilgili gerçekçi beklentilere sahip olmaları ve olası riskler hakkında bilgi sahibi olmaları önemlidir.

PRK lazer sonrası iyileşme süreci nasıl yönetilir?

PRK lazer tedavisinden sonra, korneal epitel yaklaşık 3-5 gün içinde yenilenir; bu süreçte hastalar rahatsızlık, ışığa duyarlılık ve bulanık görme yaşayabilir. Antibiyotik ve anti-inflamatuar göz damlaları enfeksiyonu önlemek ve iltihaplanmayı azaltmak için gereklidir. Genellikle, korneayı korumak için bir bandaj kontakt lens yerleştirilir ve yaklaşık beş gün sonra cerrah tarafından çıkarılır. İlk iyileşme sürecinde hastaların dinlenmesi, ağır aktivitelerden kaçınması ve gözlerini parlak ışıklardan ve ekranlardan koruması önerilir. Düzenli kontrol muayeneleri, iyileşmenin izlenmesi ve herhangi bir sorunla ilgilenmek için önemlidir. Görme birkaç hafta boyunca dalgalanabilir, ancak tam görsel iyileşme genellikle altı ay içinde gerçekleşir. Başarılı bir iyileşme için post-operatif bakım talimatlarına uyulması ve randevulara düzenli olarak gidilmesi çok önemlidir.

PRK lazerin Lasik ve Smile lazerden farkı nedir?

PRK (Fotorefraktif Keratektomi), LASIK (Laser-Assisted In Situ Keratomileusis) ve SMILE (Small Incision Lenticule Extraction) lazer göz cerrahileri, korneayı şekillendirerek görme bozukluklarını düzeltir, ancak teknik ve iyileşme süreçleri bakımından farklılık gösterir. PRK, korneanın üst tabakasını (epitelyum) kaldırarak alttaki dokuyu excimer lazerle yeniden şekillendirir, ince korneası olanlar veya temas sporları yapanlar için uygundur, ancak iyileşme süreci birkaç hafta sürebilir. LASIK, femtosaniye lazeriyle ince bir kornea flapu oluşturur, ardından excimer lazerle alt dokuyu yeniden şekillendirir ve görme genellikle 24 saat içinde düzelir, ancak flapla ilgili küçük komplikasyon riski taşır. SMILE, FDA onaylı en yeni yöntemdir, femtosaniye lazer kullanarak korneada küçük bir doku (lentikül) parçası oluşturur ve bu parçayı küçük bir kesiden çıkararak korneayı şekillendirir, flap oluşturulmadığı için daha az kuru göz riski ve PRK’ya göre daha hızlı iyileşme sağlar, ancak tüm göz bozuklukları için uygun olmayabilir.

Bu yöntemin riskleri nelerdir?

PRK (Fotorefraktif Keratektomi), miyopi, hipermetropi ve astigmatizma gibi görme sorunlarını düzeltmek için uygulanan bir lazer göz ameliyatıdır. Genellikle güvenli ve etkili olsa da PRK’nın bazı potansiyel riskleri ve komplikasyonları bulunmaktadır. Yaygın yan etkiler arasında kuru gözler yer alır ve hastaların %95’i iyileşme sürecinin başında bu durumu yaşar; ancak genellikle altı ay içinde düzelir. Ayrıca hastalar gece ışıkları etrafında parlama ve haleler görebilir, kornea opaklaşması (buharlaştırılması) gibi görme bulanıklığı yaşayabilirler; bu durumlar genellikle birkaç ay içinde geçer ancak bazı vakalarda kalıcı olabilir. Enfeksiyon nadir fakat ciddi bir komplikasyondur ve yaklaşık 7.000 hastada bir görülür. Diğer potansiyel riskler arasında düşük veya aşırı düzeltme, kornea skarlaşması ve nadir durumlarda en iyi düzeyde görme kaybı veya körlük yer alır. PRK, LASIK’ten farklı olarak kornea flabı oluşturulmadığı için flaba bağlı komplikasyon riskini azaltır. Bununla birlikte, PRK’nın iyileşme süresi LASIK’a göre daha uzundur ve tam görsel iyileşme üç aya kadar sürebilir. Genel olarak, PRK güvenli bir prosedür olarak kabul edilir ve yüksek başarı oranına sahiptir, ancak hastaların olası riskler ve faydalar hakkında doktorlarıyla detaylı bir şekilde görüşmeleri önerilir.

PRK lazer sonrası görme kalitesi ne zaman düzelir?

PRK lazer tedavisinden sonra, hastalar genellikle ilk hafta içinde belirgin bir görme iyileşmesi yaşar; ancak tam iyileşme ve en iyi görsel netlik birkaç hafta ila birkaç ay sürebilir. Çalışmalar, PRK hastalarının yaklaşık %80’inin bir ay içinde iyileşme sağladığını, %95’inin ise üç ayda bu noktaya ulaştığını göstermektedir. Ayrıca PRK hastalarının yaklaşık %92’si altı ay içinde 20/40 görme keskinliği veya daha iyisini elde eder, bu da genellikle gözlük veya lens kullanımını gereksiz kılar. İyileşme süresi kişisel faktörlere bağlı olarak değişebilir; yaş, göz sağlığı ve tedavi sonrası bakımın doğru uygulanması gibi etmenler önemli rol oynar.

PRK Sonrası Göz Kuruluğu Riski Nedir?

PRK sonrası geçici göz kuruluğu sık rastlanan bir durumdur. Hastaların önemli bir kısmı ilk aylarda batma, yanma ve kuruluk hissedebilir. Bu şikayetler genellikle 3-6 ay içinde azalır veya kaybolur. Kuru göz sorununuz varsa, doktorunuz suni gözyaşı damlaları veya ek tedaviler önerebilir.

Yüksek Astigmatizmada PRK Başarılı Mıdır?

PRK, yüksek astigmatizmayı düzeltmekte etkilidir. Ancak çok yüksek derecelerde LASIK veya farklı yöntemlerin az da olsa daha avantajlı olduğu durumlar olabilir. Yine de birçok hasta PRK ile başarılı sonuçlar alır. Doktorunuz kornea kalınlığınız, göz yapınız ve astigmatizma seviyeniz doğrultusunda en uygun yöntemi belirleyecektir.

PRK Sonrası Katarakt Ameliyatı Nasıl Etkilenir?

PRK geçirilmiş bir gözde katarakt ameliyatı yapılırken, göz içi lens gücünü hesaplamak biraz daha titizlik ister. Çünkü kornea şekli değişmiş olduğu için standart hesaplama yöntemleri sapma gösterebilir. Günümüzde bu durum çeşitli ölçüm teknikleriyle çözülebilmekte ve genellikle başarılı sonuçlar alınmaktadır. PRK geçmişiniz varsa, bunu mutlaka doktorunuza belirtmelisiniz.

PRK'dan Ne Kadar Sonra Araç Kullanılabilir?

Çoğu kişi PRK ameliyatından sonra ilk hafta görüşte netlik oturana kadar araç kullanmaktan kaçınır. Gözdeki ışık hassasiyeti, bulanıklık veya yansımalar nedeniyle özellikle gece sürüşü için daha uzun süre beklemek gerekebilir. Mutlaka doktor kontrolüne gidip, yeterli görme düzeyine ulaştığınız onaylanınca araç kullanmaya başlamanız önerilir.

İnce veya Düzensiz Korneası Olanlarda Hangi PRK Teknolojileri Uygulanabilir?

İnce veya şekli bozuk (düzensiz) korneaya sahip hastalarda PRK’ya ek olarak “topografi rehberli” veya “transepitelyal” PRK gibi ileri teknolojiler kullanılabilir. Bu yöntemlerde lazer, korneanın detaylı haritasına göre kişiye özel uygulama yapar ve düzensizlikleri daha iyi düzeltir. Böylece hem güvenlik hem de görsel kalite artabilir.

PRK Lazer Ameliyatı için Hangi Doktora Gidilir?

PRK lazer ameliyatı için bir göz hastalıkları uzmanına, yani bir oftalmoloğa başvurmanız gerekir. Bu doktorlar, göz sağlığı ve cerrahisi konusunda özel eğitim almışlardır. Ameliyat öncesinde detaylı bir göz muayenesi yaparak göz yapınızın bu tedaviye uygun olup olmadığını değerlendirirler. Sizin için en doğru tedavi yöntemine yine göz doktorunuz karar verecektir. Lazer ameliyatları, tecrübeli göz cerrahları tarafından başarıyla uygulanan işlemlerdir.