Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) İzmir

goz kapagi dusuklugu berkay akmaz Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis)

İzmir’de göz kapağı düşüklüğü (pitozis) tedavisi yapan göz doktorlarından biri olan Doç. Dr. Berkay Akmaz, bu rahatsızlık için etkili ve güvenilir tedavi seçenekleri sunmaktadır. Göz kapağı düşüklüğü, üst göz kapağının normalden daha aşağıda olması durumudur ve hem estetik hem de görme fonksiyonu üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir.

Göz kapağı düşüklüğü tedavisi, genellikle cerrahi bir işlemle yapılır. Ameliyat sırasında, göz kapağını kaldırmak ve göz çevresindeki kasları güçlendirmek için müdahale edilir. Bu tedavi sayesinde, hem estetik açıdan genç bir görünüm elde edilir hem de görme alanı açılarak hastanın yaşam kalitesi artırılır.

Tedavi sonrası süreç, genellikle hızlıdır ve hastalar bir kaç gün içinde iyileşme göstermeye başlar. Ameliyatın ardından şişlik ve morluklar olabilir, ancak bu durum kısa süre içinde geçer. Doç. Dr. Berkay Akmaz, tedavi sürecinde hastalarına özel bakım sunarak iyileşme sürecinin rahat geçmesini sağlar.

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis) tedavisi, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan önemli bir adımdır. Doç. Dr. Berkay Akmaz, İzmir’deki hastalarına bu tedavi ile net bir görüş ve gençleşmiş bir görünüm kazandırarak yaşam kalitelerini artırır.

Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) süreci, sonrası dikkat edilmesi gerekenler ve 2025 Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) fiyatları hakkında bilgi almak için iletişime geçebilir ya da İzmir, Konak'taki kliniğimizi ziyaret edebilirsiniz.

Hakkımda

Doç. Dr. Berkay AKMAZ

İzmir'de Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) yapan doktorlardan Doç. Dr. Berkay Akmaz, 1985 yılında İzmir’de doğdu. Babasının mesleği sebebi ile ilköğretim yıllarımı farklı illerde geçirdi. Eğitimine, 2003 yılında Gülhane Askeri Tıp Fakültesine başladı. 2010 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden Tıp doktoru ünvanı ile mezun oldu. Doç. Dr. Berkay Akmaz, 2010 yılında Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) neticesinde Türkiye 25. si olarak Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları ve Cerrahisi bölümünü kazanarak uzmanlık ihtisasına başladı. 2014 yılında uzmanlık eğitimini tamamladı.

Hakkımda

Sertifikalar

Tanım	Göz kapağı düşüklüğü (Pitozis), üst göz kapağının normal pozisyonundan daha aşağıda olması durumudur. Bu, tek gözde (unilateral) veya her iki gözde (bilateral) görülebilir ve görüş alanını kısıtlayabilir.
Belirtiler	Üst göz kapağının sarkması, görme alanının daralması, göz yorgunluğu, kaşları kaldırarak görmeye çalışma, baş ağrısı. Çocuklarda ise göz tembelliği (ambliyopi) gelişebilir.
Nedenleri	Doğuştan (Konjenital): Doğum sırasında levator kasının gelişmemesi veya hasarı. Edinsel: Yaşlanma (aponevrotik pitozis), kas veya sinir hastalıkları (örneğin, myastenia gravis), travma, tümörler, nörolojik bozukluklar, uzun süreli kontakt lens kullanımı.
Risk Faktörleri	İleri yaş, ailede pitozis öyküsü, göz veya göz kapağı yaralanmaları, kronik hastalıklar (diyabet, inme), nörolojik hastalıklar.
Tanı Yöntemleri	Fiziksel göz muayenesi, görme keskinliği testi, göz kapağı ve göz hareketlerinin değerlendirilmesi, pupilla reaksiyonları, gerektiğinde nörolojik değerlendirme ve görüntüleme yöntemleri (MRI, BT).
Tedavi Seçenekleri	Cerrahi Müdahale: Pitozis ameliyatı ile levator kasının güçlendirilmesi veya kısaltılması. Medikal Tedavi: Altta yatan hastalığın tedavisi (örneğin, myastenia gravis için ilaç tedavisi).
Ameliyat Türleri	Levator Rezeksiyonu: Levator kasının kısaltılması. Frontal Askı Ameliyatı: Frontal kasa askılama yapılarak göz kapağının kaldırılması. Müller Kası Rezeksiyonu: Daha hafif vakalarda uygulanır.
İyileşme Süreci	Operasyon sonrası hafif ağrı, şişlik ve morluklar olabilir; genellikle birkaç hafta içinde düzelir. Dikişler genellikle 5-7 gün içinde alınır.
Riskler ve Komplikasyonlar	Enfeksiyon, kanama, göz kapağı asimetrisi, göz kuruluğu, aşırı veya yetersiz düzeltme, çift görme, kornea hasarı.
Ameliyat Sonrası Bakım	Antibiyotikli ve steroidli göz damlalarının kullanımı, gözün temiz ve kuru tutulması, ağır fiziksel aktivitelerden ve gözleri zorlayıcı durumlardan kaçınma.
Önleme	Doğuştan ve yaşa bağlı pitozisi önlemek mümkün değildir; ancak travmalardan korunmak ve kronik hastalıkların kontrolü ile bazı edinsel nedenler azaltılabilir.
Sosyal ve İşlevsel Etki	Görme alanını daraltarak okuma, yazma, araç kullanma gibi günlük aktiviteleri zorlaştırabilir; estetik kaygılara ve özgüven eksikliğine yol açabilir.
Etkilenen Yaş Grubu	Her yaşta görülebilir; konjenital pitozis yenidoğanlarda, aponevrotik pitozis ise genellikle orta yaş ve üzerindeki bireylerde daha sık görülür.
Başarı Oranı	Cerrahi tedavilerde başarı oranı yüksektir; sonuçlar hastanın yaşına, kas fonksiyonuna ve altta yatan nedene bağlıdır.
Dikkat Edilmesi Gerekenler	Ameliyat öncesi kapsamlı bir değerlendirme şarttır; ameliyat sonrası doktorun tüm talimatlarına uymak ve düzenli kontrolleri aksatmamak önemlidir.
Alternatif Tedaviler	Altta yatan nörolojik veya sistemik hastalıkların tedavisi, bazı durumlarda cerrahi olmayan mekanik destekler.
Komplikasyonlar	Tedavi edilmezse çocuklarda göz tembelliği, astigmatizma ve kalıcı görme bozuklukları gelişebilir; yetişkinlerde ise kronik baş ağrısı ve boyun ağrısı oluşabilir.
Tanı ve Tedavide Kullanılan Teknolojiler	Göz kapağı ve göz hareketlerinin dijital ölçümü, görme alanı testleri, yüksek çözünürlüklü görüntüleme sistemleri.
Yaşam Kalitesi Üzerindeki Etkisi	Görme fonksiyonunu ve estetik görünümü etkileyerek sosyal ilişkileri ve genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Nasıl Önlenir?

Ayrıca düzenli göz muayeneleri erken belirtilerin tespiti için önemlidir; çünkü erken teşhis yaşla artan risklerin önlenmesini sağlar. Göz kaslarının güçlendirilmesi için bazı egzersizler de fayda sağlar. Bunun yanı sıra tıbbi yönetim seçenekleri botulinum toksini enjeksiyonları gibi geçici çözümler sunar. Bu yöntemlerle pitozisin ilerlemesi yavaşlatılabilir ve göz kapağı kaslarının sağlığı korunabilir. Her durumda uzman kontrolü altında bir tedavi süreci belirlenmesi önerilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Nedir?

Göz kapağı düşüklüğü üst göz kapağının normal konumundan aşağıya düşmesiyle ortaya çıkar ve bu durum göz bebeğini kısmen kapatarak görüşü engelleyebilir. Pitozis göz kapağını kaldıran levator kasının zayıflığı veya işlev bozukluğu nedeniyle meydana gelir. Ayrıca bu kası kontrol eden sinirlerde hasar olması da göz kapağı düşüklüğüne yol açabilir.

Doğuştan veya sonradan edinilmiş olabilir ve yaşlanma travma nörolojik bozukluklar gibi çeşitli faktörlerle tetiklenir. Bu durum sadece tek bir gözü veya her iki gözü de etkileyebilir ve etkisinin şiddetine göre görme üzerinde farklı derecelerde sorun yaratabilir. Pitozis hafif bir estetik sorun olarak kalabileceği gibi ileri seviyede görüşü olumsuz etkileyebilir.

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

*En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

Göz Kapağı Düşüklüğünün Nedenleri Nelerdir?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis) doğuştan veya sonradan gelişebilen çeşitli nedenlere dayanır. Bu durumun gelişme mekanizmaları kas sinir ve mekanik faktörlere bağlı olarak değişir. Göz kapağı düşüklüğü nedenleri doğuştan ve edinsel olarak iki ana başlık altında incelenir.

Doğuştan Pitozis: Bu tür pitozis genellikle levator palpebrae superioris kasının yetersiz gelişimiyle ilişkilidir. Kas gelişmemesi durumunda göz kapağı yeterince kaldırılamaz bu da doğuştan pitozise yol açar. Ayrıca Blefarofimozis-pitozis-epikantus inversus sendromu gibi genetik faktörler de göz kapağının şekil bozukluklarına neden olabilir. Nörolojik açıdan Duane sendromu ve Marcus Gunn fenomeni gibi durumlar da göz kapağı hareketlerini etkileyen sinirsel bağlantı sorunları içerir. Bu gibi nörolojik bozukluklar göz hareketleri veya çene hareketi sırasında pitozis belirtilerini değiştirebilir.
Edinsel Pitozis: Hayatın ilerleyen dönemlerinde gelişen edinsel pitozis yaşlanma veya çeşitli hastalıkların bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Aponevrotik Pitozis: En yaygın edinsel pitozis türü olup levator kası tendonu yaşlanma ile zayıflar ve göz kapağını kaldırmada zorlanır.
Miyojenik Pitozis: Kas distrofileri veya miyastenia gravis gibi kasları doğrudan etkileyen rahatsızlıklardan kaynaklanır. Bu tür hastalıklar kasların kasılma kabiliyetini bozarak pitozise yol açabilir.
Nörojenik Pitozis: Göz kapağını kaldırmakla sorumlu okülomotor sinirin hasar görmesiyle ortaya çıkar. Horner sendromu veya üçüncü kranial sinir felci gibi nörolojik hastalıklar sinir işlevini bozarak pitozise neden olabilir.
Mekanik Pitozis: Göz kapağına aşırı ağırlık getiren tümörler veya kistler bu tür pitozise yol açabilir. Göz kapağının ağırlaşması levator kasının kaldırma işlevini zorlaştırır.
Travmatik Pitozis: Ameliyatlar veya yaralanmalar sonucu göz kapağı kasları veya tendonları hasar görebilir ve bu durum pitozise yol açabilir.

Pitozise sebep olabilecek diğer tıbbi durumlar arasında diyabet felç ve beyin tümörleri gibi sistemik rahatsızlıklar da bulunur. Bu durumlar kas ve sinir fonksiyonlarını etkileyerek pitozise yol açabilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Ne Kadar Yaygındır?

Göz kapağı düşüklüğü yaş ve coğrafi faktörlere bağlı olarak farklı popülasyonlarda değişiklik gösterir. Yetişkinlerde pitozis prevalansı %4,7 ile %13,4 arasında değişmekte olup yaşlı bireylerde daha yaygındır.

Örneğin İngiltere ve Kore’de yapılan çalışmalar pitozisin 50 yaşın üzerindeki kişilerin %11,5’inde görüldüğünü göstermektedir. Ayrıca bu oran 70 yaşın üzerindeki bireylerde %20,8’e kadar yükselmektedir. Kore’de 40 yaş üstü popülasyonda pitozis prevalansı %13,4 olarak saptanmıştır; bu oran 70 yaş üzerindeki kişilerde %32,8’e ulaşmaktadır.

Konjenital pitozis ise daha nadirdir ve 10.000 kişide 0,79 ila 1,99 arasında görülmektedir. Bu durum genellikle erkeklerde daha yaygın olarak rapor edilmektedir. Pitozis risk faktörleri arasında yaş en önemli unsur olarak öne çıkmaktadır. Yaşlanmaya bağlı olarak gelişen involüsyonel pitozis özellikle yaşlı bireylerde yaygın şekilde gözlenir. Bazı toplumlarda kadınlarda pitozis görülme oranının biraz daha yüksek olduğu belirtilmiştir. Bunun dışında pitozisle ilişkili diğer faktörler şunlardır:

Diyabet hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar: Bu sağlık sorunları edinsel pitozis riskini artırmaktadır.
Oküler ameliyatlar: Katarakt gibi göz ameliyatları sonrasında pitozis gelişme olasılığı yüksektir.
Kontakt lens kullanımı: Özellikle uzun süre sert lens kullanan kişilerde göz kapağı zorlanması nedeniyle pitozis riski artmaktadır.

Göz Kapağı Düşüklüğünün Oluşum Süreci Nasıldır?

Göz kapağı düşüklüğü göz kapağını kaldıran kaslar veya sinirlerin çeşitli nedenlerle işlevlerini yitirmesiyle ortaya çıkar. Bu durum doğuştan veya sonradan gelişebilir ve genellikle üst göz kapağını kaldıran levator palpebrae superioris kası ile göz kapağı destek kası olan Müller kasını etkiler. Kasların güçsüzleşmesi veya sinir iletiminin bozulması göz kapağının sarkmasına yol açar.

Doğuştan pitozis doğum anında mevcut olup genellikle levator kasının gelişiminde anormallikler nedeniyle oluşur. Kas dokusunun yerine fibröz veya yağ dokusu alması bu kasların etkin çalışmasını engeller ve ciddi vakalarda görmeyi etkileyebilir. Göz kapağı göz bebeğini kapatarak görme alanını kısıtlar ve uzun vadede ambliyopi veya astigmatizma gibi görme sorunlarına neden olabilir.

Sonradan edinilen pitozis ise daha çok yaşlanma travma veya çeşitli hastalıklarla ilişkilidir. Bu duruma yol açan başlıca etkenler şunlardır:

Aponevrotik pitozis: Levator kasının tendonunun yaşa bağlı olarak gerilmesi veya travma sonrası yerinden çıkması sonucu oluşur.
Nörojenik nedenler: Üçüncü kranial sinir felci veya Horner sendromu gibi durumlar sinir hasarına bağlı olarak pitozise neden olur.
Miyojenik nedenler: Kas güçsüzlüğüne neden olan myastenia gravis ve musküler distrofi gibi hastalıklar kasları doğrudan etkiler.
Mekanik pitozis: Tümörler veya travma gibi fiziksel nedenler göz kapağını ağırlaştırarak düşmesine yol açar.

Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

Whatsapp iletişime geç

Göz Kapağı Düşüklüğünün Belirtileri Nelerdir?

Göz kapağı düşüklüğü farklı şiddet derecelerinde çeşitli belirtilerle kendini gösterir ve bu belirtiler günlük yaşamda ciddi rahatsızlıklara yol açabilir. Üst göz kapağının düşmesi hem tek gözde hem de her iki gözde gözlemlenebilir. Bu durumda bazı kişilerde göz bebeği kısmen kapanabilirken bazı vakalarda göz bebeği tamamen kapanabilir ve görme engellenebilir. Yaygın semptomlar şu şekildedir:

Düşük göz kapağı görüş alanını daraltarak net görmeyi zorlaştırabilir. Kişi net bir şekilde görebilmek için başını geriye doğru yatırma eğiliminde olabilir.
Kişi göz kapağını yukarı kaldırmaya çalışırken fazla efor harcar ve bu durum göz çevresinde ağrıya sebep olabilir. Ayrıca kaş ve alın bölgesinde yorgunluk hissedilebilir.
Pitozis yüzde asimetriye neden olabilir. Etkilenen göz diğerinden daha kapalı veya küçük görünebilir ve göz kapağında kırışıklık artışı görülebilir.
Pitozisli kişiler çene yukarıda olacak şekilde başlarını geriye eğme hareketi yaparak görmeye çalışır ve bu durum uzun vadede boyun ağrısına yol açabilir.
Bazı vakalarda göz kapağını kontrol eden sinirlerin etkilenmesi nedeniyle göz hareketinde uyumsuzluk gelişebilir.
Göz kapağının tam kapanamaması sonucunda gözde aşırı yaşarma veya kuruluk görülebilir ve bu da göz sağlığını olumsuz etkiler.

Göz Kapağı Düşüklüğü Nasıl Teşhis Edilir?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis) teşhisi ayrıntılı bir klinik değerlendirme sürecini gerektirir. İlk aşamada doktor hastanın öyküsünü detaylı şekilde inceleyerek pitozisin başlangıç zamanı ve semptomların gelişimini değerlendirir. Ardından göz kapağı düşüklüğünün derecesi görsel ve fiziksel muayene ile belirlenir. Bu muayenede üst göz kapağının pozisyonu ve gözle ilişkisi gözlemlenirken çeşitli ölçümler yapılır.

Palpebral Açıklık: Üst ve alt göz kapağı arasındaki mesafe ölçülerek pitozisin ciddiyeti değerlendirilir.
Marjinal Refleks Mesafesi-1 (MRD-1): Üst göz kapağı kenarından kornea ışık refleksine olan mesafe ölçülür.
Levator Fonksiyonu: Üst göz kapağının aşağı ve yukarı hareketi değerlendirilerek göz kapağı kaslarının durumu test edilir.

Levator kasının işlevi hastanın yukarı bakarken göz kapağının ne kadar hareket edebildiğini gözlemlemek için önemlidir. Eğer ölçüm anormal derecede yüksekse bu durum aponevrotik pitozisi işaret edebilir. Levator fonksiyon testleri ayrıca miyojenik faktörlerin pitozise neden olup olmadığını anlamada yardımcıdır.

Nörolojik değerlendirme ise özellikle sinir hasarından şüphelenildiğinde yapılır. Örneğin okülomotor sinir felci ve Horner sendromu özel testlerle doğrulanabilir. Horner sendromu tanısı için göz bebeği tepkileri ve apraklonidin damla testi gibi farmakolojik testler kullanılabilir. Nörojenik bir diğer sebep olan miyastenia gravis kas yorgunluğunu tetikleyen manevralar ve edrofonyum testi ile değerlendirilir.

Ayırıcı Tanı: Pitozis farklı kökenlere sahip olabileceğinden aponevrotik, miyojenik, nörojenik, mekanik ve travmatik nedenler detaylı bir ayırıcı tanı gerektirir.

Son olarak nörolojik veya yapısal anormalliklerden şüphelenilen durumlarda görüntüleme yöntemlerine başvurulur. BT veya MRI ciddi durumları ekarte etmek amacıyla kullanılabilir. Kas kaynaklı şüpheler varsa kan testleri ve elektromiyografi gibi ek testler yapılır. Bu değerlendirme süreciyle altta yatan neden belirlenir ve uygun tedaviye yönlendirme sağlanır.

Göz Kapağı Düşüklüğü Nasıl Tedavi Edilir?

Göz kapağı düşüklüğünün tedavisi temel olarak altta yatan neden şiddet düzeyi ve hastanın tercihleri doğrultusunda belirlenir. Hem cerrahi hem de cerrahi olmayan yöntemler seçenekler arasındadır. Cerrahi tedaviler daha yaygın olarak kullanılır çünkü genellikle daha kalıcı çözümler sunar. Ancak bazı durumlarda cerrahi olmayan yöntemler de geçici rahatlama sağlayabilir.

Cerrahi Tedavi Seçenekleri:

Pitozis cerrahisi: Bu göz kapağını yükseltme işlemiyle görme engelini veya estetik sorunları gidermeyi hedefler.
Levator kas müdahalesi: Aponevrotik pitozis vakalarında kası güçlendirme işlemiyle etkili sonuçlar alınabilir.
Frontalis askısı: Kasın çok zayıf olduğu durumlarda göz kapağına destek sağlamak için tercih edilir.
Müller kası müdahalesi: Hafif pitozis için kullanılan daha az invaziv bir seçenektir.

Cerrahi Olmayan Tedavi Seçenekleri:

Pitozis destekleri: Gözlüğe entegre edilen destekler ameliyat tercih edilmeyen durumlarda göz kapağını tutmaya yardımcı olur.
Göz damlaları: Hafif vakalarda göz kapağını geçici olarak yükseltme amacıyla kullanılabilir.

Nedene Yönelik Tedavi Seçenekleri:

Altta yatan duruma bağlı olarak tedavi sinir hasarı veya miyastenia gravis gibi faktörlerin çözümüne odaklanır.
Travma veya tümör gibi fiziksel tıkanıklık durumlarında engelin giderilmesi genellikle sorunu çözer.

Göz Kapağı Düşüklüğünün Komplikasyonları Nelerdir?

Göz kapağı düşüklüğü çeşitli komplikasyonlara yol açabilir ve bu durum hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. İlk olarak pitozis göz kapağının görme alanını kapatması nedeniyle görme sorunlarına neden olabilir. Göz kapağı görme alanını engellediğinde özellikle okuma veya araç kullanma gibi günlük faaliyetler zorlaşabilir. Ayrıca göz kapağı düşüklüğü hastanın göz yorgunluğunu artırabilir; çünkü gözünü sürekli açık tutmak için alın kaslarını kullanmak zorunda kalır. Bu durum uzun vadede alın kaslarının ağrısına ve yorgunluğuna neden olabilir.

Göz kapağı düşüklüğü estetik açıdan da sorun yaratabilir. Göz kapaklarının simetrik olmaması kişinin yüz ifadesinde dengesizliğe yol açar ve kişinin özgüvenini etkileyebilir. Bu durum sosyal ortamlarda rahatsızlık yaratabilir ve kişinin kendine güvenini azaltabilir. Ek olarak göz kapağı düşüklüğü hastanın göz sağlığını da tehlikeye atabilir. Düşük göz kapağı göz kuruluğuna neden olabilir ve bu durum gözde yanma batma hissi gibi rahatsızlıklar yaratabilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavisi Ne Zaman Yapılabilir?

Göz kapağı düşüklüğünün tedavisi öncelikle pitozisin günlük yaşam ve görme üzerindeki etkilerine göre planlanır. Ciddi görme bozukluğu oluşturan durumlarda tedavi hastanın yaşam kalitesini artırmak için gereklidir. Bu durumlarda özellikle üst görme alanının engellenmesi söz konusu olduğunda tedavi aciliyet kazanır. Bazı hastalar bu görme engelini telafi etmek amacıyla sürekli başlarını geriye eğmek ya da kaşlarını kaldırmak zorunda kalabilirler.

Öte yandan kozmetik kaygılar da tedavi kararında etkili olabilir. Göz kapağı düşüklüğünden kaynaklanan asimetri yüz görünümünde belirgin bir değişikliğe yol açıyorsa kişi estetik kaygılar nedeniyle tedavi arayışına girebilir. Özellikle sosyal veya psikolojik sıkıntı yaşayan bireyler için bu durum önemli bir motivasyon kaynağıdır.

Ek olarak göz kapağı düşüklüğüne bağlı bazı belirtiler tedavi gerektirebilir. Çocuklarda doğuştan gelen pitozis tembel göz gibi uzun vadeli görme sorunlarına yol açabileceğinden erken müdahale önemlidir. Yetişkinlerde ise bu durum baş ağrısı veya yorgunluk gibi rahatsızlıklara neden olabilir.

Tedavi planlanırken aşağıdaki gibi durumlar dikkate alınır:

Görme alanını etkileyen ve işlevsel bozukluğa yol açan pitozis
Belirgin kozmetik asimetri nedeniyle estetik kaygı duyan hastalar
Sürekli kaş kaldırma veya baş pozisyonu değiştirme zorunluluğu
Altta yatan nörolojik veya sistemik durumların varlığı

Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavisi Ne Zaman Yapılamaz?

Göz kapağı düşüklüğü tedavisi hastanın mevcut sağlık durumu altta yatan hastalıklar ve tedavi yöntemine göre bazen uygulanamayabilir. Tedavi öncesinde hastanın durumuna göre kontrendikasyonlar dikkatlice değerlendirilmelidir. Bazı durumlarda cerrahi müdahaleler mevcut sağlık sorunları nedeniyle hastaya zarar verebilir veya etkili olmayabilir.

Öncelikle göz kapağı düşüklüğü olan bir hastada aşağıdaki tıbbi durumlar mevcutsa cerrahi müdahale riskli olabilir:

Myastenia Gravis: Kas güçsüzlüğüne yol açan bu otoimmün hastalık ameliyatın etkili sonuç vermemesi riskini doğurur. Ameliyat hastalık stabilize edilmeden uygulanmamalıdır.
Horner Sendromu ve üçüncü sinir felci: Bu nörolojik sorunlarda önce altta yatan hastalığın tedavisi gereklidir. Göz kapağı düşüklüğü cerrahisi bu hastalıklar yönetilmeden yapılmamalıdır.
Kontrolsüz sistemik hastalıklar: Diyabet veya hipertansiyon gibi kontrolsüz durumlar ameliyat sonrası iyileşme sürecini zorlaştırabilir. Bu durumlar yara iyileşmesini bozabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.

Göz sağlığına ilişkin bazı durumlar da cerrahi tedaviye engel teşkil edebilir:

Kuru Göz veya Lagoftalmos: Göz kapağı ameliyatı kuru göz ya da göz kapaklarının tam kapanamaması durumunu kötüleştirebilir. Bu nedenle cerrahi tedavi ya ertelenir ya da modifikasyon gerektirir.
Aktif göz enfeksiyonları: Blefarit veya arpacık gibi enfeksiyonlar cerrahiden önce çözülmelidir. Enfeksiyon varlığında ameliyat komplikasyon riskini artırır ve bu nedenle önerilmez.

Önceki göz ameliyatları da cerrahi pitozis tedavisini zorlaştırabilir:

Yakın zamanda göz ameliyatı geçirmiş hastalar: LASIK veya katarakt ameliyatı sonrası iyileşme süreci tamamlanmadan pitozis ameliyatı önerilmez. Bu tür hastalarda cerrahi müdahale ertelenmelidir.

Ayrıca hastanın yaşı ve genel sağlığı da tedavi için önemlidir:

Konjenital pitozlu çocuklar: Görme etkileniyorsa erken müdahale gerekebilir. Ancak şaşılık varsa öncelikle bu durum düzeltilmelidir.
Yaşlı hastalar: Yara iyileşmesinde sorun olan yaşlı hastalarda cerrahi tedavi kontrendikedir.

Son olarak botulinum toksin kullanımı sonrasında geçici pitozis oluşabilir ve bu hastalarda cerrahi tedavi yerine cerrahi olmayan yaklaşımlar düşünülmelidir.

Göz Kapağı Düşüklüğünün İyileşme Süreci Nasıldır?

Göz kapağı düşüklüğü ameliyatından sonra iyileşme süreci kişiden kişiye farklılık gösterir ancak genellikle yapılandırılmış bir plana dayanır. İlk bir ila iki hafta süresince hastalar göz çevresinde şişlik ve morarma yaşayabilir. Bu süre zarfında sulu gözler hafif ağrı ve ışığa duyarlılık gibi belirtiler yaygındır. Şu öneriler iyileşmeye katkı sağlar:

Soğuk kompres uygulaması şişliği hafifletmeye yardımcı olur
Reçeteli göz damlaları rahatsızlıkları azaltır
Asetaminofen gibi ağrı kesiciler hafif ağrıyı yönetir

İlk haftanın sonunda dikişler alınır ancak tam iyileşme yaklaşık üç ay sürebilir. Şişliğin büyük kısmı ilk birkaç haftada azalır. Bu süreçte dikkat edilmesi gerekenler:

İlk iki hafta kontakt lens takmaktan kaçınılması
Başın yüksekte tutulması ve gözlerin ovuşturulmaması
Üç hafta boyunca yorucu fiziksel aktivitelerden uzak durulması

Göz Kapağı Düşüklüğü Nasıl Önlenir?

Göz kapağı düşüklüğünü önlemek riskleri azaltmaya yönelik stratejileri içerir. Travmadan kaçınmak bu stratejilerin temel bir parçasıdır; çünkü göz kapaklarını ovalamak kasları zayıflatabilir. Özellikle ameliyat sonrasında gözlere nazik davranmak kasların korunmasına yardımcı olur. Ayrıca düzenli göz muayeneleri erken belirtilerin tespiti için önemlidir; çünkü erken teşhis yaşla artan risklerin önlenmesini sağlar.

Göz kaslarının güçlendirilmesi için bazı egzersizler de fayda sağlar. Bunun yanı sıra tıbbi yönetim seçenekleri botulinum toksini enjeksiyonları gibi geçici çözümler sunar. Bu yöntemlerle pitozisin ilerlemesi yavaşlatılabilir ve göz kapağı kaslarının sağlığı korunabilir. Her durumda uzman kontrolü altında bir tedavi süreci belirlenmesi önerilir.

Türkiye’nin En İyi Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı Yapılan Ülkelerden Biri Olma Nedenleri

Deneyimli göz doktorları: Refraktif cerrahi alanında uzman, binlerce vaka deneyimi olan hekimler bulunur.
Son teknoloji cihazlar: SMILE, iLASIK, PRK gibi gelişmiş lazer sistemleri yaygın olarak kullanılır.
Uygun maliyet: Avrupa ve ABD’ye göre %60-70 daha uygun fiyatlarla işlem yapılır.
Kısa bekleme süresi: Muayene ve ameliyat süreçleri hızlı ve planlı ilerler.
Uluslararası hasta kabulü: Sağlık turizmi kapsamında yabancı hastalara özel hizmetler sunulur.
Yüksek başarı oranı: Gözlük ve lens ihtiyacını ortadan kaldıran kalıcı çözümler sunulur.
Tatil + tedavi imkânı: İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde hem lazer ameliyatı hem şehir turizmi bir arada yapılabilir.
Güvenilir hasta yorumları: Sosyal medya ve forumlarda paylaşılan olumlu hasta deneyimleri tercihleri artırır.

İzmir'de Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı Yapan Doktorlar ve Hastaneler

Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı İzmir'de göz doktorları tarafından uygun alt yapıya sahip devlet veya özel hastanelerde yapılır.

Ortalama Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı Fiyatları Ne Kadar ?

Ortalama Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı fiyatları için lütfen bizimle iletişime geçin.

Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı Yaptıranların Yorumları

Doç. Dr. Berkay Akmaz'ın hasta yorumları için Google Maps veya Doktortakvimi'ne göz atabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular

Göz kapağı düşüklüğünün nedenleri nelerdir?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis), çeşitli sebeplerle oluşabilir: Doğuştan gelen pitozis, göz kapağını kaldıran kasların yeterince gelişmemesi sonucu doğuştan meydana gelir; yaşla birlikte göz kapağını kaldıran kaslar zayıflar ve düşüklük meydana gelir; Horner sendromu ve üçüncü sinir felci gibi nörolojik hastalıklar, göz kapağı kaslarına giden sinyalleri etkileyerek pitozise yol açar; myastenia gravis gibi kas hastalıkları, kaslar ile sinirler arasındaki iletişimi bozar, bu da göz kapağı düşüklüğüne neden olur; travmalar veya yaralanmalar, göz kapağını kaldıran kasları veya sinirleri etkileyerek pitozise yol açabilir; göz kapağı tümörleri veya şişlikler gibi mekanik faktörler, göz kapağına ağırlık yaparak düşüklüğe sebep olabilir; bazı ilaçlar, özellikle yüksek dozda opioidler veya pregabalin gibi anticonvülzanlar da pitozise neden olabilir.

Pitozis tedavisi için hangi yöntemler kullanılır?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis), göz kapağını kaldıran kasın zayıflaması veya gevşemesi sonucu meydana gelir. Tedavi yöntemleri arasında cerrahi ve cerrahi olmayan seçenekler bulunmaktadır. Cerrahi tedaviler arasında, levatör kasının gerilerek göz kapağını kaldıran bir işlem olan levatör rezeksiyonu ve göz kapağını alın kasına bağlayarak kaldırmayı amaçlayan frontalis sling cerrahisi yer alır. Cerrahi olmayan tedaviler ise gözlük üzerine yerleştirilen pitozis askıları, göz kapağını geçici olarak kaldıran botoks uygulamaları ve bazı durumlarda göz kapağı bandı, göz egzersizleri gibi yöntemleri içerir. Tedavi seçimi, pitozisin şiddeti ve altta yatan nedenlere bağlı olarak belirlenir.

Pitozis ameliyatı sonrası iyileşme süresi ne kadardır?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis) ameliyatından iyileşme süreci genellikle birkaç aşamadan oluşur. Şişlik ve morluklar 1-2 hafta sürebilir, ancak çoğu hasta normal aktivitelerine 1-2 hafta içinde dönebilir. Ameliyat sonrası göz kapağının nihai pozisyonunun oturması ise 3 aya kadar sürebilir. İlk günlerde geçici bulanık görme, ışığa duyarlılık ve gözde gerginlik hissi gibi belirtiler görülebilir. İyileşme sürecini hızlandırmak için doktorun önerilerine uyulması önemlidir; bu, buz kompresi yapmayı, ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmayı ve uyurken başın yüksek tutulmasını içerebilir.

Çocuklarda pitozis tedavisi nasıl yapılır?

Göz kapağı düşüklüğü (pitozis), çocuklarda genellikle cerrahi müdahale ile tedavi edilir. Tedavi yöntemi, pitozisin şiddetine ve levatör kasının fonksiyonuna bağlı olarak değişir. Yaygın cerrahi işlemler arasında, göz kapağını kaldıran kasın sıkılaştırıldığı levatör kası reseksiyonu ve göz kapağını alın kasına bağlayarak kaldırılmasını sağlayan frontalis askısı bulunur. Pitozis, ambliyopi (tembel göz) veya kırma kusurları gibi görme sorunlarına yol açarsa, göz bandı uygulaması veya gözlük tedavisi gibi ek tedavi yöntemleri de gerekebilir. Erken teşhis ve uygun tedavi, görme sorunlarının önlenmesi için oldukça önemlidir.

Ameliyat sonrası göz kapağı düşüklüğü tekrar edebilir mi?

Evet, göz kapağı düşüklüğü (pitozis) cerrahisi sonrası tekrar edebilir. Yapılan cerrahinin türüne ve kullanılan malzemelere göre bu tekrar oranları değişiklik gösterebilir. Örneğin politetrafloroetilen (PTFE) veya otolog fasyanın kullanıldığı frontal asma prosedürlerinde tekrar oranları %4 ile %20 arasında değişirken, naylon veya silikon malzemelerin kullanıldığı işlemlerde bu oran %40 ile %100 arasında olabilir. Ayrıca doğuştan gelen pitozis tedavisi üzerine yapılan bir çalışmada levator reseksiyonu için reoperasyon oranı %10,4, frontal asma için %29,3 ve Fasanella-Servat prosedürü için %20 bulunmuştur. Bu istatistikler, tekrar oranlarının seçilen cerrahi yöntem ve malzemelere bağlı olarak değiştiğini göstermektedir.

Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis) için Hangi Doktora Gidilir?

Göz kapağı düşüklüğü, yani pitozis durumunda başvurmanız gereken uzman hekim Göz Hastalıkları Uzmanıdır. Göz doktorunuz, pitozisin nedenini belirlemek için detaylı bir muayene yapacaktır. Bu durumun altında yatan farklı sebepler olabilir; kas zayıflığı, sinir hasarı veya yaşlanma gibi. Doğru teşhis konulduktan sonra, göz doktorunuz size en uygun tedavi yöntemini önerecektir. Bu tedavi cerrahi veya cerrahi olmayan yöntemleri içerebilir. Erken teşhis ve doğru tedavi ile göz kapağı düşüklüğünün olumsuz etkileri en aza indirilebilir ve görme kaliteniz artırılabilir.