İzmir’de kırma kusurları (göz bozuklukları) tedavisi yapan göz doktorlarından biri olan Doç. Dr. Berkay Akmaz, miyopi, hipermetropi, astigmatizma ve presbiyopi gibi göz bozukluklarını etkili ve güvenilir yöntemlerle tedavi etmektedir. Göz bozuklukları, gözün odaklama sistemindeki bozukluklar sonucu bulanık görmeye neden olabilir ve günlük yaşamı olumsuz etkileyebilir.
Kırma kusurları tedavisi, genellikle lazerle göz cerrahisi, göz içi lens uygulamaları veya gözlük ve kontakt lens kullanımı ile yapılır. LASIK, PRK ve SMILE gibi lazer yöntemleri, gözün kornea tabakasına müdahale ederek daha net bir görüş sağlar. Ayrıca, göz içi lensler ve torik lensler, astigmat gibi göz bozukluklarını düzeltmek için ideal bir alternatiftir.
Tedavi sonrası süreç, hastaların durumuna göre değişkenlik gösterebilir. Lazer tedavilerinde iyileşme süreci genellikle hızlıdır ve hastalar birkaç gün içinde net bir görüş elde edebilir. Doç. Dr. Berkay Akmaz, tedavi sürecinde hastalarına özel bakım ve sürekli destek sunarak en iyi sonuçları elde etmelerini sağlar.
Kırma Kusurları (Göz Bozuklukları) Tedavisi süreci, sonrası dikkat edilmesi gerekenler ve 2025 Kırma Kusurları (Göz Bozuklukları) Tedavisi fiyatları hakkında bilgi almak için iletişime geçebilir ya da İzmir, Konak'taki kliniğimizi ziyaret edebilirsiniz.

Sertifikalar
Kırma Kusurları Tedavisi Nedir?
Kırma kusurları gözün ışığı doğrudan retinaya odaklayamaması sonucunda bulanık görmeye yol açar. Tedavi yöntemleri kırma kusurlarının düzeltilmesi için gelişmiştir ve bu gelişim tarihsel olarak önemli adımlarla ilerlemiştir. İlk olarak gözlükler ve kontakt lenslerle başlayan tedavi seçenekleri lazer cerrahilerinin yaygınlaşmasıyla daha etkili hale gelmiştir.
1990’lı yıllarda FDA onayı alan lazer cerrahileri wavefront teknolojisi gibi yeniliklerle daha hassas sonuçlar sunar. Ayrıca 2020’de onaylanan ayarlanabilir intraoküler lensler operasyon sonrası kalan kırma kusurlarının düzeltilmesine yardımcı olur ve göz sağlığına yeni çözümler sunar.
Kırma Kusurları Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kırma kusurlarının tedavi yöntemleri gözün kırma gücünü düzelterek net görüş sağlamayı amaçlar. Bu tedavi yöntemlerinin her biri ışığın retinaya doğru şekilde odaklanmasını sağlamak için farklı mekanizmalar kullanır. Çeşitli kırma kusuru tedavileri hastaların ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilebilir ve farklı etkinlik seviyeleri sunar.
- Gözlükler ve Kontakt Lensler: Gözlükler ve kontakt lensler ışığın retinaya doğru şekilde odaklanmasına yardımcı olur. Bu lensler miyopi veya hipermetropi gibi kırma kusurlarını telafi etmek için çeşitli lens tipleri içerir.
- Lazer Kırma Cerrahisi: LASIK ve PRK gibi lazer cerrahisi yöntemleri korneayı yeniden şekillendirerek kırma gücünü ayarlar. Bu yöntemler ışığın retinaya düzgün odaklanmasını sağlayarak kırma kusurlarını kalıcı olarak azaltır.
- Ortokeratoloji (Ortho-K): Bu yöntem gece takılan özel lenslerle korneayı geçici olarak yeniden şekillendirir. Ortho-K gün boyunca gözlük veya kontakt lens kullanmadan net görüş elde edilmesini sağlar.
- Farmakolojik Tedaviler: Progresif miyopinin tedavisinde düşük doz atropin damlaları miyopinin ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olur. Özellikle çocuklarda etkili olan bu tedavi göz küresinin uzamasını kontrol eder.
- Göz İçi Lensler (IOL’ler): Aşırı kırma kusuru durumlarında göz içi lensler kalıcı bir çözüm sunarak doğal lensin yerine geçebilir. Göz içi lensler kırma kusurlarını düzeltmek için doğru odak gücünü sağlar.
7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!
Kırma Kusurları Tedavisi Ne Zaman Kullanılır?
Kırma kusurlarının tedavisi görme keskinliğini artırmak ve kişinin yaşam kalitesini iyileştirmek amacıyla uygulanır. Tedavi gerektiren durumlar farklı şekillerde ortaya çıkabilir.
- Azalmış Görme Keskinliği: Kırma kusurları uzak veya yakındaki nesnelerin netliğini bozarak görmeyi önemli ölçüde etkileyebilir. Bu durumda tedavi görme keskinliğini artırmak için gereklidir.
- Semptom Yönetimi: Baş ağrıları göz yorgunluğu veya konsantrasyon güçlüğü görme problemleriyle ilişkilidir. Odaklanma zorluğu yaşayan kişilerde bu semptomlar düzeltilmezse daha ciddi problemler ortaya çıkabilir. Bu yüzden belirtileri hafifletmek amacıyla tedavi önerilir.
- Fonksiyonel Sınırlamalar: Görme kusurları okuma araba kullanma veya çalışma gibi günlük işlevlerde zorluk yaratabilir. Özellikle presbiyopi ve şiddetli miyopi gibi durumlarda ayrıntılı görme gerektiren işlerde sıkıntı yaşanır.
- Çocuklarda Önleyici Tedavi: Çocuklarda kırma kusurları kalıcı görme bozukluklarını önlemek için erken dönemde tedavi edilmelidir. Özellikle ambliyopi veya anisometropi varlığında tedavi edilmezse şaşılık gibi sorunlara yol açabilir.
- Cerrahi Müdahale: Stabil kırma kusurlarına sahip yetişkinlerde gözlük veya kontakt lenslerin yeterli görme sağlamadığı durumlarda cerrahi müdahale düşünülür. Bu yöntemler görme kalitesini artırmak için kalıcı bir çözüm sunar.
- Yüksek Kırma Kusuru: Şiddetli kırma kusurları olan kişiler gelişmiş düzeltici lensler veya cerrahi seçeneklerden yararlanabilir. Yüksek miyopi veya astigmatizma olan bireylerde daha agresif tedaviler gerekebilir.
Kırma Kusurları Tedavisi Kimler İçin Uygun Değildir?
Refraktif cerrahi bazı bireyler için uygun değildir ve belirli kontrendikasyonlar göz önünde bulundurulmalıdır. İlk olarak yeterli kalınlıkta korneaya sahip olmayan bireyler bu tür cerrahilere uygun görülmez. Özellikle 500 mikrondan ince kornealar cerrahi işlem sırasında risk oluşturabilir ve yapısal bozukluklara yol açabilir. Ayrıca keratokonus veya diğer kornea hastalıkları gibi yapısal sorunlar refraktif cerrahinin uygulanmasını engeller.
Bunun yanı sıra otoimmün hastalıklara sahip olan kişiler refraktif cerrahi için ideal adaylar değildir. Kontrolsüz lupus veya romatoid artrit gibi hastalıklar yara iyileşmesini zorlaştırabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir. Kuru göz sendromu olan bireylerde ise özellikle LASIK sonrası semptomlar kötüleşebilir.
Diğer dikkat edilmesi gereken durumlar şunlardır:
- Oküler yüzey hastalıkları: Blefarit veya kronik konjonktivit gibi durumlar enfeksiyon riskini artırabilir.
- Gebelik ve emzirme dönemi: Hormonal değişiklikler görme üzerinde dalgalanmalara yol açarak tedaviyi zorlaştırabilir.
- Kararsız refraktif hata: Görme yetisi stabil olmayan kişilerde cerrahi başarı oranı düşebilir.
- Glokom: Bu durumdaki bireyler için göz içi basıncında artış risk oluşturur.
- Yaşa bağlı presbiyopi: 40 yaş üstü bireylerde yakın ve uzak görüşte ek tedavi gerekebilir.
Bu kontrendikasyonlar refraktif cerrahinin başarılı ve güvenli bir şekilde uygulanabilmesi açısından önemlidir.
Kırma Kusurları Tedavisi Nasıl Uygulanır?
Kırma kusurlarının tedavisi kişinin özel ihtiyaçlarına ve göz sağlığına göre çeşitli seçenekler sunar. İlk olarak gözlükler yaygın ve güvenli bir tedavi yöntemidir. Kırma kusurlarının düzeltilmesi için farklı lens tipleriyle tasarlanır. Ayrıca gözlükler günlük yaşamda konfor sunan pratik bir çözümdür. Kontakt lensler ise gözlük kullanmak istemeyenler için ideal bir alternatiftir. Doğrudan göze yerleştirilen bu lensler çok çeşitli kullanım seçenekleriyle gelir. Uzun süreli kullanım ve tek kullanımlık lensler dahil çeşitli formlarda bulunur.
Cerrahi tedavi yöntemleri de kırma kusurlarını kalıcı olarak düzeltmek için tercih edilir. Bu cerrahilerde genellikle lazer teknolojisi kullanılır. LASIK ve PRK gibi lazer tedavileri kornea dokusunu yeniden şekillendirerek kırma kusurlarını düzeltir. Refraktif cerrahi yöntemleriyle birlikte diğer seçenekler de mevcuttur. Kişinin tercihine ve göz yapısına göre uygun cerrahi tedavi yöntemi belirlenir.
Kırma kusurlarını düzeltmek için en yaygın tedavi seçenekleri şunlardır:
- Gözlükler: Miyopi hipermetropi astigmatizma ve presbiyopi için tasarlanmış özel lenslerle kırma kusurlarını düzeltir.
- Kontakt Lensler: Gözlük yerine direkt göze yerleştirilen çeşitli tiplerde lenslerdir.
- Refraktif Cerrahi: Lazer veya diğer cerrahi işlemlerle kornea şeklini değiştirir.
- Fakik Göz İçi Lensleri (IOL’ler): Yüksek miyopisi olan kişilerde göz içine yapay lens yerleştirilir.
- Kornea İnleyleri: Presbiyopi tedavisi için korneaya küçük bir cihaz yerleştirilir.
Kırma Kusurları Tedavisinin Yan Etkileri Nelerdir?
Lazerle yapılan kırma kusurları tedavilerinde bazı yan etkiler ve komplikasyonlar oluşabilir. Bu yan etkiler genellikle hastanın bireysel yanıtına ameliyatın türüne ve uygulama şekline göre farklılık gösterir. Lazer göz ameliyatlarının olası yan etkileri arasında şunlar yer alır:
- Kuru Gözler: Lazerle yapılan işlemler sonrası birçok hasta göz yaşı üretiminde azalma yaşayabilir. Bu durum kuru gözlere görme bozukluklarına ve rahatsızlığa neden olabilir. Genellikle birkaç ay içinde düzelir ancak bazı kişilerde daha uzun sürebilir.
- Aşırı ve Düşük Düzeltme: Kornea dokusunun fazla veya yetersiz şekillendirilmesiyle oluşur. Aşırı düzeltme genellikle gözlük veya lens gerektirirken düşük düzeltme ikinci bir işlem gerektirebilir.
- Düzensiz Astigmat: Korneada düzensizlikler haleler parlamalar ve bozuk görme gibi semptomlara yol açabilir. Bu durum ek cerrahi müdahale veya sert lenslerle kontrol edilebilir.
- Gerileme: Ameliyattan yıllar sonra göz tekrar eski kırma kusuruna dönebilir. Bu durumda iyileştirme amacıyla ek müdahaleler gerekebilir.
- Kornea Flebi Komplikasyonları: LASIK prosedüründe kornea flebiyle ilgili sorunlar ciddi görme bozukluklarına yol açabilir. Flepteki kırışıklıklar veya epitel büyümesi acil tedavi gerektirebilir.
- Diffüz Lameller Keratit (DLK): LASIK sonrasında görülen inflamatuar bir durum olan DLK steroid tedavisine yanıt verir. Ancak ciddi vakalarda skarlaşma ve görme kaybı riski taşır.
- Enfeksiyöz Keratit: Lazer tedavisi sonrası nadir görülse de ciddi bir komplikasyondur. Zamanında antibiyotik tedavisi uygulanmazsa skarlaşmaya veya görme kaybına yol açabilir.
- Kornea Ektazisi: Korneanın incelmesi ve öne doğru şişmesiyle belirginleşen bu komplikasyon önemli görme sorunlarına neden olabilir. Tedavi gerektiren bu durum kornea nakli veya çapraz bağlama ile kontrol altına alınabilir.
- Parlama Haleler ve Gece Görüşü Sorunları: Özellikle ameliyat sonrası erken dönemlerde ortaya çıkar. Bazı durumlarda kalıcı olabilen bu etkiler hastanın gece sürüşünü ve düşük ışık koşullarında görmesini zorlaştırabilir.
Kırma Kusurları Tedavisi Ne Kadar Başarılıdır?
Refraktif hata tedavileri yüksek başarı oranları sunar ve birçok hastanın görme kalitesini artırır. LASIK, PRK, SMILE ve Refraktif Lens Değişimi (RLE) gibi yöntemler görme keskinliğini artırmada etkili çözümler sağlar. LASIK %90’ın üzerinde 20/20 görme keskinliğine ulaşma oranı ile başarılı sonuçlar sunar. Ayrıca %99’un üzerinde hastanın 20/40 görme keskinliğine ulaşmasını sağlar. PRK ise biraz daha uzun iyileşme süresi gerektirir ancak %70-90 oranında 20/20 görme sağlar ve %92’si 20/40 görme keskinliğine ulaşır. SMILE yöntemi ise LASIK’e benzer başarı oranlarına sahiptir ve hastaların %90’ı 20/20 görme keskinliğine ulaşır.
- LASIK: %90 üzerinde başarı %96 memnuniyet oranı düşük komplikasyon riski
- PRK: %70-90 başarı, %92 20/40 görme, uzun iyileşme süresi
- SMILE: %90 başarı, %99 20/40 görme, daha az kuru göz riski
Refraktif Lens Değişimi (RLE) yaşlı hastalar veya yüksek refraktif hataları olanlar için uzun süreli görme stabilitesi sağlar. Bu yöntem özellikle presbiyopi veya katarakt gibi sorunları olan hastalarda yüksek memnuniyet oranlarına sahiptir. Bununla birlikte daha invaziv bir işlem olduğu için LASIK veya PRK’ye göre daha yüksek komplikasyon riski içerir. Genel olarak her tedavi yöntemi görme kalitesini iyileştirir ve günlük yaşamda önemli faydalar sağlar.
Kırma Kusurları Tedavisine Nasıl Hazırlanılır?
Refraktif hata tedavisine hazırlanmak için bir dizi önemli adım bulunmaktadır. Bu adımlar hem tedavi güvenliğini sağlamak hem de tedavi sonuçlarının başarılı olmasını desteklemek için gereklidir. Her hasta öncelikle kapsamlı bir göz muayenesinden geçirilir. Bu muayene kornea kalınlığını belirlemek gözün şeklini ve herhangi bir düzensizliği değerlendirmek gibi ayrıntıları içerir. Ayrıca retina ve optik sinirin sağlığı da kontrol edilir.
Kontakt lens kullanan hastaların ameliyat öncesinde bir süre lens kullanımını bırakmaları gerekir. Bu süre lens türüne göre değişir:
- Yumuşak kontakt lens kullanıcıları için 1-2 hafta
- Sert kontakt lens kullanıcıları için 4 haftaya kadar
Ameliyattan önce kuru göz taraması yapılması önemlidir. Eğer kuru göz sendromu varsa tedavi sürecini etkilememesi için gerekli önlemler alınır. Yapay gözyaşı punktal tıkaçlar veya ilaç tedavisi ile kuru göz belirtileri azaltılabilir.
Ameliyat öncesinde hastaların gerçekçi beklentiler oluşturması da önem taşır. Cerrah tedavi sonuçları hakkında ayrıntılı bilgi verir ve faydaları olası riskleri açıklar. Bu bilgilendirme hastaların sürece dair doğru bir anlayış geliştirmelerine katkı sağlar.
Ayrıca enfeksiyon riskini azaltmak için ameliyat öncesinde bazı ilaçlar reçete edilebilir. Ameliyat gününde hastaların makyaj losyon veya parfüm kullanmamaları önerilir. Ulaşım konusunda da ameliyat sonrası için önceden planlama yapılması önemlidir.
Kırma Kusurları Tedavisi Sonrası Bakım Nasıl Olmalı?
Refraktif hata düzeltme ameliyatlarından sonra bakım hastanın sağlıklı bir iyileşme süreci geçirmesi için oldukça önemlidir. İlaç kullanımı göz sağlığının korunmasına yardımcı olur. Bu nedenle ameliyat sonrası doktorun reçete ettiği antibiyotik ve anti-enflamatuar göz damlalarının düzenli kullanımı enfeksiyon riskini azaltır ve iyileşmeyi hızlandırır.
Buna ek olarak refraktif cerrahiden sonra kuru göz sorunuyla başa çıkmak için yapay gözyaşları önerilir. Bu damlalar özellikle ameliyat sonrası ilk günlerde kurulukla başa çıkmaya yardımcı olur. Koruyucu içermeyen damlalar tahrişi önlemek adına tercih edilir. Böylece gözde rahatlık sağlanır ve iyileşme süreci desteklenir.
Ameliyat sonrasında gözleri çevresel faktörlerden korumak da büyük önem taşır. Bu nedenle hastaların ilk hafta boyunca uyurken göz koruma kalkanı kullanması önerilir. Böylece gözlerin travmaya karşı korunması sağlanır ve gözdeki hassas dokuların zarar görmesi önlenir.
Ameliyat sonrası göz yorgunluğunu önlemek de iyileşmeye katkıda bulunur. Özellikle ekrana uzun süre bakmak veya kitap okumak gibi aktiviteler iyileşme sürecinde rahatsızlığa yol açabilir. Bu tür aktivitelerden kaçınmak göz sağlığını destekler.
Hastanın ameliyat sonrasında düzenli olarak takip ziyaretlerine gitmesi kritik öneme sahiptir. Bu ziyaretler gözün sağlıklı bir şekilde iyileştiğinden emin olunması için yapılır. İyileşme sürecini izlemek ve komplikasyonları önlemek adına genellikle ameliyattan sonraki ilk 48 saat içinde bir kontrol randevusu planlanır.
Son olarak egzersiz ve tozlu ortamlardan kaçınılması tavsiye edilir. Hastanın bir ay boyunca yorucu aktivitelerden uzak durması önerilir. Bu şekilde iyileşme süreci desteklenir ve enfeksiyon riskleri en aza indirilir.
Kırma Kusurlarına Karşı Direnç Nasıl Gelişir?
Kırma kusurlarının tedavisine karşı gelişen direnç mekanizmaları çeşitli faktörlerin bir araya gelmesiyle şekillenir. Bu faktörler hem biyolojik hem çevresel etkilerden kaynaklanırken aynı zamanda işlemsel faktörler de tedavi sonrası etkili olabilir. Lazer destekli cerrahi tedavilerden sonra özellikle yüksek kırma kusurları olan bireylerde biyolojik iyileşme tepkileri nedeniyle kornea dokusu eski eğriliğine dönebilir. Kornea kalınlığı yaş ve gerekli düzeltme miktarı gibi özellikler bu gerilemeyi etkileyen başlıca biyolojik faktörler arasında yer alır.
Buna ek olarak tedaviler sırasında inceltilen kornea yapısı biyomekanik kararsızlık riski taşır. Zayıflayan kornea zamanla anormal şekillenir ve bu da tedavinin etkinliğini azaltabilir. Özellikle keratokonus gibi önceden var olan durumları olan hastalarda ektazi gibi istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir. Diğer yandan eksenel uzunluk uzaması miyopi tedavisinin uzun vadeli etkinliğini sınırlayabilir. Miyopi gelişimi esnasında eksenel uzunluğun uzamaya devam etmesi durumunda kırma kusuru ilerleyebilir ve bu da tekrar tedavi ihtiyacı doğurur.
Özellikle hipermetropi tedavisinde akomodasyonun azalması kırma kusurunun nüksetmesine neden olabilir. Genç bireylerde göz odaklanma gücüyle uyum sağlayabilirken yaşlanma sürecinde bu yetenek azalmaya başlar ve yeniden tedavi gerekliliği doğar.
Son olarak genetik ve çevresel faktörler tedaviye direnç mekanizmalarında önemli rol oynar. Özellikle genetik yatkınlık ve uzun süreli yakın çalışma gibi çevresel etkiler kırma kusurunun ilerlemesine yol açabilir ve tedaviye karşı direnç mekanizmalarını tetikleyebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Kırma kusurları hangi yöntemlerle tedavi edilir?
Kırma kusurları, miyopi, hipermetropi, astigmatizma ve presbiyopi gibi sorunları içerir ve tedavi yöntemleri arasında gözlük, kontakt lens ve refraktif cerrahiler bulunur. Gözlükler ve kontakt lensler, gözün odaklanma eksikliklerini telafi eden non-invaziv seçeneklerdir. Refraktif cerrahiler, korneanın şeklini değiştirerek görmeyi düzeltir; LASIK en yaygın yöntem olup, hasta memnuniyet oranı %92 ile %98 arasında değişmektedir. Ortokeratoloji, özel kontakt lenslerin gece boyunca takılmasını ve bu sayede miyopiyi gündüzleri geçici olarak düzeltmeyi sağlar. Yaşa bağlı presbiyopi için okuma gözlükleri, çok odaklı kontakt lensler veya korneal implantlar gibi cerrahi müdahaleler tercih edilebilir. Tedavi seçimi, bireyin yaşına, yaşam tarzına ve kırma kusurunun türüne göre belirlenir.
Lazerle tedavi kalıcı bir çözüm sağlar mı?
Lazer tedavileri, kırma kusurlarını kalıcı olarak düzeltebilir; LASIK gibi prosedürlerle yapılan tedavilerde, hastaların %99’u 20/40 görme seviyesine ya da daha iyisine ulaşırken, %90’ı ise 20/20 görme seviyesine ulaşmaktadır. Ancak bazı hastalarda, zaman içinde kırma kusurlarının tekrar oluşması (regresyon) görülebilir, bu da ek bir müdahale gerektirebilir. Yaş, başlangıçtaki göz bozukluğu seviyesi ve bireysel iyileşme süreçleri, tedavinin kalıcılığını etkileyebilir.
Kontakt lensler kırma kusurlarını tamamen düzeltebilir mi?
Kontakt lensler, miyopi, hipermetropi ve astigmatizma gibi kırma kusurlarını etkili bir şekilde düzeltebilir. Ancak lenslerin etkinliği, doğru şekilde uyarlanmasına ve bakım kurallarına uyulmasına bağlıdır. Yüksek dereceli kırma kusurları veya özel göz rahatsızlıkları olan bireyler için özel lensler veya alternatif tedavi yöntemleri gerekebilir. Hangi tedavi yönteminin en uygun olduğunu belirlemek için bir göz doktoruna danışmak önemlidir.
Akıllı lensler kırma kusurları için etkili bir çözüm müdür?
Akıllı kontakt lensler, miyopi, hipermetropi ve astigmatizma gibi kırma kusurlarını düzeltmede etkili bir çözüm sunmaktadır. Çift odaklı yumuşak lensler, miyopi ilerlemesini yılda yaklaşık 0.12 dioptri kadar azaltırken, göz uzunluğunun artışını 0.08 mm kadar engelleyebilmektedir. Ortopedik lensler ise, gözlüklerle karşılaştırıldığında göz uzunluğu artışını iki kat daha fazla azaltmaktadır. Ancak akıllı lens kullanımı, kuru göz gibi rahatsızlıklara yol açabileceğinden, kullanıcıların %26’sı konfor sorunları nedeniyle lens kullanmayı bırakmaktadır. Akıllı lensler, kırma kusurlarını etkili bir şekilde düzeltse de her bireyde farklı sonuçlar verebilir ve potansiyel rahatsızlıklar kullanımını etkileyebilir.
Kırma kusurları tedavisinde yaş faktörü ne kadar önemlidir?
Yaş, kırma kusurlarının tedavisinde önemli bir faktördür. Çocuklarda, tedavi edilmemiş kırma kusurları ambliyopi (görme tembelliği) ve gelişimsel gecikmelere yol açabileceği için erken müdahale gereklidir. Yetişkinlerde, LASIK gibi lazer tedavileri genellikle 18 yaş sonrasında, göz numarasının stabil hale gelmesinin ardından önerilir. 40 yaş civarında presbiyopi (yakın görme kaybı) başlar ve bu durumda okuma gözlüğü veya multifokal lensler gerekebilir. Ayrıca yaşla birlikte astigmatizma görülme oranı artar.